AŞK VE SEVGİ
Aşk nefreti sevgiye dönüştürecek kadar güçlü bir duygudur. Yüzyıllardır bilinen aşk insanın kalbine sığındığında oraya çiçekler açtırır.
Dünya her zamankinden daha güzel gözükmeye başlar. Çiçekler daha güzel kokar, şiirler daha güzel okunur, yemekler daha lezzetli olur, gökyüzü daha parlak gelir.
Tüm duygular dünyamızı güzelleştirirken, aşk diğer yüzünü göstermeye başlarsa, insan o zaman her şeyin bir anda solduğunu fark etmeye başlar. O ince çizgiyi aşan aşklar bu kez sevgiyi nefrete dönüştürmektedir.
İnsanlar üzerinde farklı anlamlar bırakan aşk, dünyayı daha yaşanılır kılmaktadır. Bir annenin bebeğine aşkı, bir öğretmenin öğrencilerine, bir yazarın kitaplarına ve daha birçok şeyin, aşk ile anlam bulması vardır.
Aşk küçümsenemeyecek kadar büyük, unutulamayacak kadar derindir. Aşkına dört elle sarılan insan, ne yaşarsa yaşasın, sonu ayrılık bile olsa aslında kazanmıştır. Çünkü mücadelesi karakterini ön planda tutmuştur.
Aşk ile nice gönüller yanmıştır da nice aşıklar bunları dile getirememistir. Nice şiirler kaleme dökülmüştür. Sevdiğini karşısına alamayan gençler, sazlarını çalarak türküler söylemiştir.
Oysa ne güzel olurdu aşk ile çarpan kalplerini, sevdiklerinin ellerini tutup gözlerine bakarak dile getirselerdi. Aşk cesareti başkadır.
Kalbe sığınan o huzur verici duygu ancak paylaşılınca güç verir.